musatuga@gmail.com
Uyuşmazlıkların Çözüm Yeri Olarak ‘Tüketici Hakem Heyetleri’
Kıymetli okuyucularım, bu haftaki yazımda bir hak arama merci olan tüketici hakem heyetlerine başvuru prosedürüne ve şartlarına yasal mevzuatlar çerçevesinde değinmeye çalışacağım.
Öncelikle tüketicinin tanımına bakacak olursak, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, “tüketiciyi, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” diye ifade etmektedir. Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere bir kimsenin tüketici olarak nitelendirilebilmesi için bu kişinin ticari amaçla veya mesleki amaçla hareket etmemesi gerekiyor.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’a göre tüketici işlemi ise mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak kabul edilir.
Tüketici hakem heyetleri tüketiciler ile satıcı ve sağlayıcılar arasında çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla 1995 yılında il ve ilçelerde kurulmuştur. 23 yıllık sürede tüketici hakem heyetleri, tüketicilerin ekonomik çıkarlarının korunması amacıyla önemli bir görev üstlenmiştir. Tüketici hakem heyeti tüketici ile satıcılar arasında satın alınan mal veya görülen hizmetler nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıklarda daha erken çözüm üreten ve masrafsız olarak başvurulan bir hak arama mercidir. Tüketici hakem heyetlerinin en belirgin özelliği masrafsız olması ve daha kısa sürede çözüm getirmesidir.
Tüketici hakem heyetlerine tüketiciler başvurabilir. Başvuru için şikâyete konu tüketici işleminin ilçe ve il tüketici hakem heyetleri için belirlenen parasal sınırları aşmaması gerekiyor. Yazımı kaleme aldığım tarihte 2019 yılı için geçerli olacak parasal sınırlar da belirlenmiş ve resmi gazetede yayınlanmıştır.
2019 yılı için geçerli olacak parasal sınırlar şu şekilde olacaktır;
-Tüketici, değeri 5 bin 650 TL.'yi aşmayan uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine başvuracak.
-Büyükşehir statüsünde olan illerde 5 bin 650 ile 8 bin 480 lira arasındaki uyuşmazlıklar için il tüketici hakem heyetlerine başvuracak.
-Büyükşehir statüsünde olmayan illere bağlı ilçelerde 5 bin 650 TL. ile 8 bin 480 TL. arasındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvurabilecek.
-Büyükşehir statüsünde olmayan illerin merkezlerinde 8 bin 480 TL. altındaki uyuşmazlıklarda il tüketici hakem heyetlerine başvurabilecek.
-Değeri 8 bin 480 TL. üzerindeki uyuşmazlıklar için ise tüketici mahkemelerinde doğrudan dava açılabilecek.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, ayıplı mal ile ilgili zamanaşımı süresini de düzenlemiştir. Buna göre, kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun tüketicinin malın ayıplı çıkması halinde sahip olduğu hakları da düzenlemiştir.
Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
d) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir.
Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.
Tüketiciler şikâyet dilekçesi doldurarak tüketici hakem heyetlerine başvurularını yapabilirler. Hazırlanan bu dilekçede iki tarafın da kimlik bilgileri, adresleri, varsa unvanları, iletişim bilgileri, uyuşmazlık konusu ile başvuru sahibinin seçimlik haklarından hangisini seçtiği yer almalıdır. Tüketici dilekçesini bizzat götürebileceği gibi PTT yoluyla veya elektronik ortamda E-Devlet üzerinde de başvuru yapma imkânına sahiptir.
Tüketici hakem heyetine yapılan başvurular en geç 6 ay içinde sonuçlandırılır fakat başvuru konusu malın veya hizmetin özelliği göz önünde bulundurularak bu süre en fazla 6 ay daha uzatılabilir. Yapılan başvuru karşı tarafa bildirilir ve karşı taraftan söz konusu mal veya hizmet için 30 gün içinde savunma verilmesi istenir. Savunma geldikten sonra dosya incelenir ve heyet bir karar verir. Bu karar taraflara tebliğ edilir. Tarafların bu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Tüketici Mahkemesine itiraz etme hakları mevcuttur. Bu yasal süre içinde tarafların itiraz etmemesi halinde tüketici hakem heyeti tarafından verilen karar kesinleşir. Kararın kesinleşmesiyle beraber talep sahibi kararın yerine getirilmesi için icra yoluna başvurabilir.
Yazıma, Aristoteles’in “Adalet ilkin devletten gelmelidir. Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir” sözüyle son verirken, hepinize huzurlu bir hafta dilerim.
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.